İrtibatı Koparmayalım!
dilinde tüy bitmek deyimi
bir şeyi, yeniden yeniden söylemekten usanmak, bir şeyi pek çok söylemiş olmak. örnek: "Çalış, vakit geliyor" demekten dilimde tüy bitti.
- ağzını poyraza açmak
- tıka basa doldurmak
- mânâ vermek
- avcunu yalamak
- borç etmek
- ayak üstü
- ahi yerde kalmamak
- bugün buldum bugün yerim, yarına Allah kerim
- eşek inadı
- ne dese beğenirsin
- ele alınmaz
- sözü bir yere getirmek
- Allah dört gözden ayırmasın
- abdesti gelmek
- fikir işçisi
- bununla beraber
- fasulye gibi kendini nimetten saymak
- altın yumurtlayan tavuk
- bir tek atmak
- bahtı açık olmak
- kokusu çıkmak
- kıvamına gelmek
- çam devirmek
- a dan z ye
- dört elle yapışmak
- çöpten direk
- kuyusunu kazmak
- ağzının tadı kaçmak
- okka çekmek
- boyunduruğa almak
- esip savurmak
- askıya almak
- baskın vermek
Son Sorgulanan Deyimler
Deyim
Anlamı
bir şeyi, yeniden yeniden söylemekten usanmak, bir şeyi pek çok söylemiş olmak. örnek: "Çalış, vakit geliyor" demekten dilimde tüy bitti.
yeter ki benim çevremde bulunup bana zararı dokunmasm da isterse en yüce yerlere gelsin, onunla ilişkimi sürdürmek istemem anlamında söylenir.
(1) dizlerini yere koyarak oturmak. (2) yenilgiyi kabul etmek," boyun eğmek, baş eğmek. örnek: Düşman, diz çökmek zorunda kaldı.
(bir işin) (o işi) izlemekten geri durmak, vazgeçmek. örnek: İşin peşini bırakmak istemiyordu ama...
Birini görmeye, biriyle görüşmeye, bir yeri görmeye gitmek.
Hastaları ziyaret etmek görevlerimiz arasındadır.
işler yolunda gitmediği ya da yapılmakta olan işte bir terslik olduğu zaman kızgınlık belirtisi olarak kullanılır.
(1) yapılması gereken öteki işlerle uğraşılabilmesi için, bir iş önce bitirilmek. örnek: Artık o iş aradan çıktı. (2) sıkışık bir durumda, sıkıntılı bir zamanda işe engel olan kimse, oradan uzaklaşmak. örnek: Canım burnuma gelmişti, Orhan aradan çıktı da biraz işe bakabildim.
ne kazanırsa onu hemen harcayan, yarın kaygısı gütmeyen savurgan kimseyi anlatmak için kullanılır.
birkaç kişi, birbirlerinin düşüncelerinden yararlanmak üzere toplanıp bir konuyu görüşmek. örnek: Önce baş başa vermek, sonra gereğini yapmak istediler.
(1) (sıvı için) pek az, azıcık, örnek: Ağzına bir damla içki koymaz. (2) (çocuk için) pek küçük, küçücük, örnek: Bir damla çocuğu azarlama.
mecaz yeni bir duruma geçilirken ya da yaratıcı bir işe hazırlanırken çekilen zorluklar.
Yayın Ağımız
Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.Eğitim Sitelerimiz
Eğlence Sitelerimiz
Rehber Sitelerimiz
Diğer Sitelerimiz
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024
Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.